9.01.2015

BİLİNÇLİ BEBEK


Rekabetçi hale gelen dünyada başarılı olmak için çocukların entellektüel olarak yetkin ve özgüven sahibi olmaları gerekmektedir.

Artık çocukların ne hissettiklerini umursamayacak lüksümüz yoktur. Çocuklarımızın dil ve bilişsel becerilerinin gelişimine önem vermemiz gerekir, ama duygusal sağlık ve özsaygı üzerine de odaklanmalıyız. Bağımsızlığımızın bir erdem olduğu varsayımımızı
sorgulamalı ve çocukları karşılıklı bağlılığa daha fazla değer verecek biçimde yetiştirmeliyiz.

Çocuklarımızın, yaşamın ilk yıllarındaki deneyimlerin ilerdeki yıllardaki duygu ve davranış kalıpları üzerinde derin ve kalıcı
etkileri vardır. İlk birkaç yıl, insan hayatındaki en önemli dönemdir.

Araştırmalar, depresyondaki annelerin yeni doğanlarda stres hormonlarının, annelerininkinin düzeyine yakın olduğunu bulmuşlardır.

Bu durum söz konusu bebeklerin fizyolojik olarak depresyonda olduklarının göstergesidir. Ayrıca bu bebekler diğer bebeklerden daha çok ağlarlar.

Bebeğinizle doğmadan önce bağ kurabilirseniz, doğumdan sonra, isteklerini sabırla karşılamanız daha kolay olur.

Bebekler anne karnında annelerin bedenlerinin seslerine (kalp atışı, sindirim sesleri ve annenin sesi), diğer bazı boğuk seslere, loş ışığa, sabit bir ısıya ve harekete alışırlar. Dolayısıyla doğumdan sonraki soğuk, aydınlık, hareketsizlik, sert davranışlar, 
yüksek sesler ya da anneden ayrılmak yenidoğana korkutucu ve başa çıkılmaz gelebilir. Anne, bebeğini kucağına alırsa, onun kalp
atışını ve sesini duyacak ve nefes alışından kaynaklanan tanıdık sallanmayı hissedecektir. Bu güven verici bir davranıştır. 

Yeni doğmuş bebekler, çevrelerindeki insanların ruh hallerine karşı da aşırı duyarlıdır. Örneğin, bebeğinizin cinsiyeti nedeniyle hayal kırıklığına uğramışsanız ya da herhangi bir nedenle bebeğinizi reddediyorsanız, bebeğiniz muhtemelen bunu hissedecek, 
endişelenecek ve kafası karışacaktır. Bebeğinizin hayatta kalmasından çok korkuyorsanız, bu korku bulaşabilir.

Bazı insanlar, bebekleri gıdıklar ya da oyuncu bir şekilde mıncıklarlar. Bu dokunma biçimi istemeden de olsa bebeklerin kendilerini
güçsüz hissetmelerine neden olur. Bebekler gıdıklandıklarında bazen gülebilirler. Ama bu gülüş, zevk aldıklarının değil biraz
korktuklarının göstergesi olabilir.

İlk aylarda bebeklerin sevgiyle okşanması ya da bütün vücutlarının sıvazlanması yararlıdır.

Bebekler anne karnındaki son dönemlerinde rahat hareket edecek alan bulamazlar ve rahim duvarlarının bedenleri üzerindeki baskısına alışırlar. Doğumdan sonra, yeni doğmuş bir çok bebek, alışık olmadıkları genişlikte alanla karşılasınca paniğe kapılır. Bir yandan
da kol ve bacak hareketlerinin kısıtlanması kendilerini daha güvende hissetmelerine yardımcı olabilir. Deneyler, iki ila beş günlükken kundaklanmaya beşlamıi bebeklerin kundaklanmamış bebeklere göre daha sakin olduklarını ve stresli uyaranlar altında 
kalp atışlarının sayısının daha düşük olduğunu gösteriyor.

Emzirmenin çok sayıda avantajı vardır. En önemlilerinden biri, anne sütündeki birtakım antiviral ve antibakteriyel maddelerin bebeğin enfeksiyonlardan korunmasına yardımcı olmasıdır. Araştırmalar, meme emen bebeklerin, biberonla beslenen çocuklardan daha az mide ve bağırsak sorunları olduğunu, daha az üst solunum yolu ve kulak enfeksiyonu geçirdiklerini, ayrıca bu çocuklarda egzama ve pişik görülme olasılığının
da daha az olduğunu gösteriyor.

Anne sütü ile beslenen çocukların ortalama IQ düzeylerinin, biberonla beslenen çocuklardan daha yüksektir.

Ve bebeklerimize dair bir çok araştırmanın yer aldığı 'BİLİNÇLİ BEBEK' kitabını herkese önermekteyim.

2 yorum:

  1. Harika bir paylasim olmus, cok bilgilendirici... Tesekkurler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim güzel yorumunuz için :)

      Sil