ELFABE

Bu ilmin bilinen ilk temsilcileri arasında Aristo'nun da adı geçer. Romalılarda el çizgilerini okuyup oradan kişinin kabiliyetleri ve yaşayacakları ile ilgili hükümler çıkarmak oldukça önemlidir.

Ortaçağda ise bu ilimlerin en büyük temsilcileri arasında Müslüman alimleri görüyoruz. Muhiddin İbnü' /-Arabi, Fahreddin El-Razi., İbni Sina gibi büyük deha ve İslâm alimleri bu ilimlere dair hususi eserler yazmışlardır.


Kabul etmek gerekir ki esasında insanın karakter ve ahlakını belirleme amacını taşıyan bu ilim dalı zamanla cahillerin eline geçerek esas amacının dışında kullanılmış, hurafe denilebilecek bir mahiyet de kazanmıştır.

Şunu belirtmemiz gerekir ki bu ilim, bugünkü hava tahmin raporları gibi var alanı, insanın mahiyetinde saklı olanı işaretlerinden hareketle doğru değerlendirme aracıdır. zaten Kur'an-ı Kerim'deki tanımıyla bu ilim, bir "şâkile" ilmidir.
"Der ki her şeyin ameli kendi şakilesine göredir!" (İsrâ, 84)

Ayetinde geçen manasıyla "şâkile", eşyanın şeklinden ve taşıdığı izlerden Onun mahiyetini ve neye yaradığını, nereye varacağını bilme ilmidir...

El çizgilerini okumanın insana öğrettiği en büyük gerçeklerden biri de şudur:

Evet, bir program var fakat hiçbir şey değişmez değildir!

Evet, bir kader var. Hayatımızla ilgili birçok hadise bizim irademiz dışında cereyan ediyor. Ama iman-küfür, mutluluk- mutsuzluk, başarı- başarısızlık gibi insanın gayretini gerektiren alanlarda yazılı ve değişmez bir hüküm yoktur!

El çizgileri size bir kader olduğunu öğretir, ama onu çabanızla değiştirebileceğinizin de işaretlerini verir.

Bu eseri, insanın kendini ve yeteneklerini keşfetmesi açısından kaynak olması amacıyla yazdım.

Ucu yukarı kalkık Parmak

Çok beceriklidirler ama güvenilmezdirler.

Ara Not:

Hz. Ali, bir gün çarşıdaki bir işini görmek için devesini birkaç dakikalığına bir çocuğa teslim eder. Döndüğünde bakar ki çocuk yok, devesinin yuları da yok. Sonra birilerine rica eder,

"Al şu iki dinarı git bana bir yular al." der.

Adam iki sokak ötede bir çocuğun bir yuları sattığını görür.

"Bu yuları ne kadara satıyorsun ?" deyince çocuk,
"iki dinar!" der. Adam iki dinarı verir ve yuları Hz. Ali'ye getirir. Hz. Ali bakar ki yular kendi yuları.

Adamın yuları ne kadara aldığını öğrenince Hz. Ali,

"Hay Allah! Bu yolar bana ait. sabretseydi, ben zaten ona iki dinar bahşiş verecektim helalinden. O yuları çalıp sattı ve o iki dinarı kendisi için haram hâle getirdi." der.

Bu insanlar maalesef böyle tiplerdir! Aldatmak varken doğru iş yapmayı akıl edemezler.

İlginç bilgilerle süslenmiş bir kitap. Kitapta benim ilgimi çeken MESLEKLERE GÖRE EL BİÇİMLERİ

MİMAR

Mimarların parmak uçları kare şeklinde ve uçları Ispatladır. Tırnaklar uzun ve düzdür. Güneş, Merkür ve Venüs tepeleri iyi gelişmiştir. Parmakların birinci ve ikinci kemikleri uzun, akıl çizgisi uzun, açık ve derindir.

YAZAR

Yazarların işaret ve serçe parmakları uzundur. Her iki parmak da genellikle konik biçimde sona erer. Güneş ve Merkür tepeleri kabarıktır. Akıl çizgileri fazla uzun olmayabilir.

Romancı ve hikâyecinin, bu özellikler dışında Ay ve Venüs tepeleri de gelişmiştir.

Akıl çizgisi de Ay tepesine doğru incelerek devam eder. Ünlü yazarların ellerinde çoğu kere ilham çizgisi ve güneş çizgisine de tesadüf edilmektedir.

Ve daha birçok meslek anlatılıyor. Avuç içi çizimleri ile kendinize uygun olanı bulup karakterinizi çözebilirsiniz . ELFABE elime geçtiğinden beri elimden düşmedi. Sizin de elinizden düşürmeyeceğiniz bir kitap.

Geriye kalan: 98