23.05.2013

KÜÇÜK KIRMIZI AŞK KİTABI


Aşkı bulmak ve sürdürmek bir şans, bir tesadüf işi değildir.


Biyolojiye göre aşk, türün devamı için yapılan en uygun seçimdir.
Kimyaya göre aşk, birtakım kimyasal enzimlerin, hormonların oluşumudur.
Sosyal psikolojiye göre eş seçiminde aşk, değiş tokuş prensebine dayanır.

Ama çoğumuz hayat boyu sadece bir ya da birkaç kez aşık oluruz. Eğer ciddi bir liste yaparsak bu bir kaç kişinin birbirini andırdığını, temel özelliklerinin ne kadar birbirine benzediğini görürüz. Hem olumlu hem olumsuz özellikler.

Eğer bilinçli bir seçim yapmıyorsak yani ilk ilişkimizden ders almadan ve kendimizi geliştirmeden yeni bir ilişkiye giriyorsak ikinci eş ilkine benzer.

Aşık olduğumuz kişi, bizi yetiştiren insaların olumlu ve olumsuz özelliklerini taşır.

Çocukluk travmalarının ille de devasa boyutlarda olması şart değil. En iyi koşullarda büyümüş olsak bile görünmez incilmelerle dolu oluyoruz. Kaldı ki kaçımız bilinçli anne babalar tarafından yetiştirdik?

Terk eden ebeveyn yerine, güvenilir bir eş seçmeli. Aşırı koruyucu ebeveyn yerine özgür bırakan eş seçmeli. Alkolik ebeveyn yerine alkol kullanmayan eş seçmeli.

Ama bu muhakemeyi yeni beyin yapar. Eş seçimini ise eski beyin yapar. Zaman boyutu olmayan eski beyin . Eski beyin anne babaya benzeyen eş seçer. Çünkü eski koşulları yeniden yaratıp, anne babayı 'düzeltmek' ister.

Aşkın bu ilk döneminde;
 yani ikimiz bir fidanın güller açan dalıyız döneminde aşıklar birbirine sınırsız güvenir.

Aşkın orta dönemi...

İlişkinin bu döneminde kadın da erkek de ödül beklemeye başlar.

Aşkın güç mücadelesi dönemi...

Ama bu beklentiler partnerle paylaşılmaz. Onun zihin okuması beklenir. Oysa eşimizin ihtiyaçlarını gidermek için değil, kendi psikolojik ve duygusal gelişimimizde ilerlemek için evlenmiştik.

Güç mücadelesinde ise hem ana babamızın olumsuz özelliklerini hem de kendimizde yadsıdığımız olumsuz özellikleri onda görmeye başlarız.

Tüm bunları bilinçsizce yaparız.

İlişkinin bitiş dönemi...

Güç mücadelesi ilişkiyi adım adım bitirir. İlişki bir süre sonra ya biter ya da tükenmiş nice evlilik gibi mutsuz bir şekilde sürmeye devam eder.

Bir ilişkide bilinçli çaba gerektirir. Emek gerektirir. Bilinçaltı inaçların değiştirilmesi gerekir. Bireysel gelişim gerektirir.

Sevgi emektir. Ama kendini sevmek ama başkasını sevmek. İkisi de emek gerektirir.

Bir aşk kitabı daha paylaşmak istedim sizinle.
Bir sonraki yazım da 'doyumlu ilişki '

Bütün yazılarımı okumak için facebook: yağmurun dünyası
 

1 yorum:

  1. Başlı başına konusu Aşk olan bir kitap hiç okumadım genelde psikolojik ve drama oluyor ama tabi içinde muhakkak bağlılık ve ihtiras fazlaca oluyor.

    YanıtlaSil