21.01.2012

AŞKBOOK-4


İLİŞKİDE LİSTELERİ OLANLAR

Birçoğunuzun kafasında ideal kadın, ideal adam tanımlamaları var biliyorum. Benim de vardı. Evet ne istediğimizi bilmek çok önemli bunu kabul ediyorum. Fakat ilişkilere gelince ne istediğini 'TAM OLARAK BİLMEK' bakın sizi nasıl bir tuzağın içine çekiyor.

Sizlere anlattığım şeyler hem kadın hem erkek için geçerli, bazen kadınlardan bazen erkeklerden örnek veriyorum diye lütfen taraflardan biri üzerüne alınmasın, diğer taraf zeytinyağı gibi üstüne çıkmaya çalışmasın.

Gelin hem kadını hem erkeği bu başlıkta birlikte inceleyelim. Kahramanlarımız Ceyda ve Haluk olsun.
  Ceyda' nın şu anki durumu 28 yaşında, bekar ama ona sorarsanız evde kalmak üzere, kafasında İDEAL bir erkek tipi var.


_Kültürlü olsun.
_Beni sahiplensin.
_Neşeli bir insan olsun.
_Yakışıklı olsun.
_Bana değer versin, saygı göstersin.
_Dürüst olsun.

Evvet listedeki maddeler size de tanıdık geliyor olabilir.
Aslında Ceyde hiç öyle fazla birşey istemiyor. Her normal insan bunları ister.Haluk' un şu anki durumu: 31 yaşında, bekar, artık bir ailesi olsun, eşi, annesinin elini öpsün istiyor. Ve onun da kafasında İDEAL bir kadın tipi var.

_Güzel olsun.
_Neşeli olsun.
_Öyle çok dik kafalı olmasın.
_Bana saygı ve sevgi göstersin.
_Dürüst olsun.
_Anneme, babama saygı göstersin onları sevsin.

Tamam valla kabul ediyorum, Haluk da öyle çok fazla bir şey istemiyor. Sorun zaten istediklerinde değil, İSTİYOR OLMALARINDA daha işin en başından.

Sernaryomuza devam edelim anlayacaksınız. Ceyda ve Haluk bir şekilde bir araya geldiler. Elbette çekim yasası sayesinde. Görünürde belki bir arkadaşları onları tanıştırdı. Hiç farketmez. Bir araya geldiyseniz bu bir çekim yasasıdır. Birbirlerinden hoşlandılar ve sonra bir akşam yemek yemeğe karar verdiler.

Ceyda, en güzel elbiselerini giyindi, topuklular hazır, parfümler sıkıldı, en yakın arkadaşlara text mesajlar yazlıdı, Facebook' a Twitter' a en pozitif mesajlar yazıldı, omuza şık bir çanta atıldı VE bilin bakalım otomatikman yanına başka ne aldı? Lütfen bir durun ve düşünün. Ceyda yanına bir şey daha aldı.

İDEAL ERKEK listesini. Sürekli aklında olduğu için, zaten başka türlü düşünemez bile şu an. Kafasından geçen düşünce, " Ayy Haluk eğer O ise, acaba düğünümde ne giyinsem?"

Haluk, traşını oldu, saçlar tarandı, pantolon, ceket hazır, ayakkabılar parlatıldı, internetten akşamki maçın sonuçlarına bakıldı, araba zaten gündüz yıkatılmıştı, yakın arkadaşları omzuna vura vura kapıdan uğurlandı VE Haluk tabiki yanına İDEAL KADIN listesini almayı ihmal etmedi.

Ceyda'nın evinin önünde veya restoranda buluşuldu. İlk ıvız zıvır sohbetten sonra ufak ufak iki taraf da birbirini süzmeye başladı. "Acaba listemdekş kaç maddeye uygun?"

ÖNEMLİ: İsetdiğiniz kadar 'ama benim için öneml değil, ilk buluşmada bakmam valla öyle şeylere" diyebilirsiniz. Eğer bir listeniz varsa BAKACAKSINIZ demektir. Çünkü o liste zaten emin olmak için var. Şimdi bakın flim nasıl kopmaya başlayacak.

Diyelim ki -canım senaryo bu ya istediğimiz gibi yazarız.- Ceyda o gün sabahtan annesi ile soonnn derece gereksiz bir şeyden ötürü tartıştı. Hatta tartıştıkları konuyu bile verelim Ceyda'ya

__Ceyda'cım, annen senin iş yerindeki arkadaşlarınla gideceğin seyahate çok karşı cıktı. Annene göre daha aklı başında bir yerlere gidemezmiymişsiniz.

Sohbet sırasında, ki ilk buluşmalarda hani sessiz kalınması iyiye alamet değildir ya, tam bir sessizlik olaçağı sırada, Ceyda, 'acil anlarda konuşulacak konular' kutusuna elini attı ve annesinin olayı aklına geldi.

__Ee Haluk bu yaz senin tatil planların neler?
__Bilmiyorum valla iş güç işte, daha bir şey planlayamadık. Ya sen?
__Falanca yere gideceğiz ama annem yine bu sabah dır dır dır kafamın etini yedi. Ay bi de ne dedi biliyormusun vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı......

Artık muhtelemen Haluk dinlemiyor çünkü, bir anda Ceyda nın  bir lafı, Haluk'un listesindeki maddelerden birinin üstüne cart diye kırmızı bir çizik attı.

'Kendi annesi hakkında böyle konuşan benim annem babam hakkında neler söyler?'

Haluk bunları düşünürken belki Ceyda bir espri yaptı ve Haluk bunu kaçırdı. İşte O an Ceyda'nın da listesindeki maddelerden birinin üstü kocaman kırmızı bir çizik yedi.

'Ay o kadar komik laf ettim tınmadı bile. Tam odun bu yaa zaten tatil lafı geçince bile iş güç dedi. Ben de oğlanı ilk gördüğümde nasıl neşeli bir tiptir sanmıştım.'
Sizce abartıyor muyum?
Hiç mi başınıza gelmedi?
Kabul, belki ilk 10 dakika olmamıştır ama gecenin ilerleyen saatlerinde olmuştur. Bir öğrencim gecenin sonunda yemekten kalktıklarında, adamın sandalyesini tutmamasını, sonra merdivenlerden inerken adamın bir adım geriden gelmesine takmıştı kafayı.

_Pardon hayatım, adam ne yapsaydı? Seni bırakıp önden mi yürüseydi.
_Yok Aykut'cum ama adettir. İçeri girerken arkada duracak, çıkarken önden çıkacak.
Listeniz olduğu sürece
HİÇ KİMSE O SINAVI GEÇEMEYECEK!

Çünkü, kaçırdığınız çok önemli bir şey var. Ayakları yere basan, sağlıklı, huzurlu bir ilişkinin en önemli unsurlarından biri 'birbirinizden öğrenmektir.'Bu bir enerji alışverşidir. Bakın birbirinize öğretmektir demedim. Birbirinizden öğrenmektir dedim.

Eğer ilk tanıştığınızda benim ya da Esra'nın bir listesi olsaydı neler olurdu?
Ben kafadan kaybederdim. Muhtemelern Esra da kaybederdi. Çünkü daha önce var olan listelerimizin hiçbirine zaten uygun değildik. Ben size sadece kendi halimden bahsedeyim.

_30'larda bir garson barmen.
_Son 10 küsür yıldır doğru dürüst ilişkisi olmamış.
_Son derece ukala, insanları sürekli aşağılayan biri( şimdiki halim o zamanın yanında melek, valla melek.)
_Kültür desen, tamam vardı ama, Esra ile karşılaştırınca, kurbağa ile prenses gibi kalıyordum.
_Veee profesyonel yalancı.

Zaten bu sonuncu bile yeterdi Esra'nın benimle bir ilişkiye girmemesi için..... EĞER elinde bir listesi olsaydı. Zaman içinde ben Esra'dan, Esra benden öğrendi bir çok şeyi.

Esra beni karşısına alıp, bak şekerim, artık şöyle davranacaksın, sonra böyle davranacaksın ASLA demedi. Size biraz önce söylediğim gibi, birbirimize öğretmedik, birbirimizden öğrendik.

Benim son derece kıl olacağım, aşalayabileceğim biri ile karşılaştığımızda, Esra'nın o kişiye sevgi dolu bakışlarını gördüm. Önce anlam veremedim. Bana göre o kişi, kıl olmalıydı yahu. Ama Esra olmuyordu. Sadece seyrettim, anlama çalıştım. Mümkün olduğunu gördüm, uygulamaya çalıştım.
İlişkimizin ilk haftalarından birinde sabah uyuyakalmıştık ve Esra, vermesi gereken yoga dersine geç kalmıştı. Panik içinde ne yapaçağımızı düşünürken, ben hemen süper bir yalanla çözüverdim olayı. 'Ara onları ve yolda gelirken araba bozuldu' de. 'Ben de seni 20 dakikada yetiştirebilirim zaten' dedim. Esra yoga merkezini aradı ve aynen şöyle dedi.

__Çok özür dilerim uyuykalmışım. Bana orada beni bekleyen öğrenci listesini verirseniz tek tek telefon edip özür dilemek isterim hepsinden.
           
                                                                                                AYKUT OĞUT bölüm 4

_

aşkbook3 yazısı için tık tık
yağmurun dünyasını facebookta beğenmek için tık tık

1 yorum: