22.07.2014

ÖNYARGI


Uzaklarda bir köyde, kocası ve çocuğu doğmadan ölmüş, tek başına yaşayan hamile bir kadın kendisine arkadaş olması için dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik kadının yanından bir an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan olmasa da, oldukça uysaldır.


Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar. Tek başına tüm zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak ve yavrusunu evde bırakmak zorunda kalır...

Gelincikle bebek evde yalnız kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir. Gelinciği ve kanlı ağzını görür. Anne çıldırmışcasına gelinciğe saldırır ve oracıkta öldürür hayvanı. Tam o sırada içerideki odadan bir bebek sesi duyulur. Anne odaya yönelir....

Ve odada beşiği, beşiğin içindeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür. 

Eintestein'in söylediği rivayet edilen bir söz var.

'İnsanlardaki önyargıyı parçalamak benim atomu parçalamamdan çok daha zor.'

4 yorum:

  1. ne acı değil mi, güven duygumuzu bile bu ön yargılar yüzünden kaybediyoruz.

    YanıtlaSil
  2. Ay çok kötü ya...Gerçi bazen de gördüğümüz haliyle oluyor her şey, görünen köy klavuz istemez hesabı.Neyse sonuç itibariyle; her şeye hemen atlamamak lazım:)))

    YanıtlaSil
  3. Ön yargı ve gurur bunlar çok zor şeylerdir . Bilim adamı bile susmuş kalmış yaw.

    YanıtlaSil