Karalamalar yaparken
kişiliğimizideki sırları ele veriyoruz...biliyor musnuz?
# karalama yaparken kullandığımız harflerin birbirine bağlı olması, sabit fikirliliğin göztergesiymiş.
# yaptığımız karalamaların içinde kare kutucuklar varsa, keskin bir zekaya sahip olduğumuzu gösterirmiş.
# eğer yaptığımız karalamaların içinde halkalar, daireler varsa bağımsız bir zekanın göstergesiymiş. böyle insanlar sistem içi başarılar yerine, bireysel başarılara inanan insanlarmış.
# aşırı sağa yatık karalama yazıları; dışa dönük bir kişiliğin, tam tersi olan karalama şekli ise; içine kapalı bir kişiliği temsil ediyormuş.
# yaptığınız karalamaların içinde yumuşak daireler, düzensiz harfler; sorunları çözmede pratik yapıcı biri olduğunuz anlamına gelirmiş.
# karalamaların içinde sık sık gemi, uçak, araba gibi çizimler varsa bulunduğunuz yerden, hayattan kaçıp kurtulma isteğini temsil eder.
bununla birlikte karalamalarınızı sayfanın hangi köşesine yaptığınız da önemli. şekillerin sol tarafa yoğunlaşması geçmişe, sağa yoğunlaşması geleceğe dönük bir sosyal karakter olduğunuzu gösterir.
# karalama yaparken kullandığımız harflerin birbirine bağlı olması, sabit fikirliliğin göztergesiymiş.
# yaptığımız karalamaların içinde kare kutucuklar varsa, keskin bir zekaya sahip olduğumuzu gösterirmiş.
# eğer yaptığımız karalamaların içinde halkalar, daireler varsa bağımsız bir zekanın göstergesiymiş. böyle insanlar sistem içi başarılar yerine, bireysel başarılara inanan insanlarmış.
# aşırı sağa yatık karalama yazıları; dışa dönük bir kişiliğin, tam tersi olan karalama şekli ise; içine kapalı bir kişiliği temsil ediyormuş.
# yaptığınız karalamaların içinde yumuşak daireler, düzensiz harfler; sorunları çözmede pratik yapıcı biri olduğunuz anlamına gelirmiş.
# karalamaların içinde sık sık gemi, uçak, araba gibi çizimler varsa bulunduğunuz yerden, hayattan kaçıp kurtulma isteğini temsil eder.
bununla birlikte karalamalarınızı sayfanın hangi köşesine yaptığınız da önemli. şekillerin sol tarafa yoğunlaşması geçmişe, sağa yoğunlaşması geleceğe dönük bir sosyal karakter olduğunuzu gösterir.
“Resim, sözcüksüz şiirdir.”
HORATIUS
Elinizin altında bulunan kağıt parçalarına farkında bile olmadan
çizdiğiniz biçimler, sizin ruh halinizi ele vermeye yetiyor. Bu konudaki ilk
araştırmalar ile bulgular, psikanalizin babası sayılan Sigmund Freud’ un
çabasıyla ortaya çıkmıştı [*].
Psikiyatristler, ellerinin altındaki örneklerle hastalarının
sorunlarını daha kolay gün ışığına çıkarmaya başlamışlardı. Öyle ki, çeşitli
karalamaların anlamlarını kapsayan kitaplar elden ele dolaşmaya bile
başlamıştı.
Böylece doğmuş olan Grafoloji Bilgisi, insanların yazılarından
ya da attıkları imzalardan yola çıkarak karakter analizleri yapmayı
kolaylaştırıyor. Bu günlerde İngiliz Grafoloji Enstitüsü yaptığı
araştırmalarda, bir şey dinlerken ya da düşünürken yapılan karalamaların
karakter hakkında ne gibi ipuçları taşıdığını inceleyerek, açıkladı.
Aynı işlem küçük yaştaki çocukların yaptıkları resim ya da
karalamalar için de geçerlidir. Bunlardan yola çıkılarak çocuğun karakteri ya
da ruh hali hakkında bilgi edinilebilir.
Uzmanlara göre dünyanın her yerinde insanların yaptıkları
karalamalarda benzerfigürlerin kullanılıyor olması raslantı olmayıp,
farklı anlamlar taşıyor.
Bunların bazılarını şöyle sıralıyorlar :
Portre: Karışık çizilmiş bir surat,
ötekilere karşı güvensiz duygulara, komik anlatımlı bir surat çizimi dikkat
çekme isteğini gösterir.
Çiçek: Birçok çiçeği bir arada karalamak bireyin
sosyalliğini, sapı eğri çiçek ise endişeyi resimlendiriyor.
Kelebek: Hiçbir şeye bağlanmak istemeyen
ya da ruh halini temsil eder.
Kuş: Uçan bir kuş çizen kişilerin hayal güçleri çok
kuvvetlidir. Her zaman büyük hayaller peşinde koşmaya bayılırlar. Ayrıca
seyahat etmeyi, macera yaşamayı da severler.
Kalp: Özel birine karşı duyulan duygusal yakınlığı
simgeler.
Basamak ya da merdiven: Bir
amaca yönelik hırs ile iradeyi gösterir. Ayrıca, daha mutlu, daha rahat olma
isteğini belirtir.
Karışık desenler: Karışık aynı zamanda ayrıntılı
karalamalar, takıntıları simgeler. Bu kişiler, duygularını belli etmekten
hoşlanmaz.
Ok: Dik, düzgün bir ok hedefe gösterilen önemi, desenli
bir ok ise arzuları belirtir.
Gemi ile uçak: İçinde bulunulan durum ile
ortamdan kaçma isteğini gösterir.
Ev: Güvenlik gereksiminde olunduğunu simgeler. Eğri
büğrü ev ise yaşanılan evdeki mutsuzluğu temsil eder.
İsim: Kendi ismini yazmak, dikkat çekmekten hoşlanmayı;
başkasının adı ise aklın o kişiyle dolu olduğunu gösterir.
Küp ya da kutu: İçinde bulunulan durumu kontrol
altına alma isteğini gösterir.
Üçgen: Öğrenmeye susamış, araştırıcı, tehlikelere atılmayı göze
alan, güçlü bir iradesi olan biri sürekli üçgen çizer. Bu kişi zor karar verir
ama hiç kimse onu kararından döndüremez.
Kare: Ciddiyeti, kararlılığı simgeler. Pratik amaçlara
yönelen, özü sözü doğru kişiler kare çizerler. Hayatlarını güvence içinde
sürdürmeye çalışırlar.
Daire: Daire şekli sonsuzluğu, bütünlüğü, birliği ve korumayı
simgeler. Kalbi sevgi dolu olan esprili kişiler, daire çizmekten hoşlanırlar.
Genelde kendilerini ikinci planda tutarlar.
Paralel Çizgiler: Soğukkanlı, acil durumlarda
hemen harekete geçmeyi başaran kişilerdir. Ne istediklerini çok iyi bilirler.
Eğer çizgiler diagonal çizilmişse, o kişinin lider olma eğiliminde olduğu
söylenebilir.
Düz Çizgiler : bu tür çizgiler çizen insanlar,
genelde sözünü sakınmayan, az ve öz konuşan tipler olma eğiliminde.
Sıfırlar ile Çarpılar : Rekabete
açık insanları anlatıyor.
Yıldız: Altı köşeli yıldız çizen
kişilerin insan doğasının erkek ile dişi yanları arasında bir denge
kurabildikleri anlaşılır. Meraklı, öğrenmeye açık, konuları derinlemesine
inceleyen kişilerdir. İdealist olanlar genellikle yıldız çiziyor.
Zikzak: Yuvarlak zikzaklar romantizm
duygusunun baskınlığını, dik, keskin zikzaklar ise sinirli karakteri simgeler.
Çöp adam: Duygularını kontrol altına
almayı başarmış olma duygusunu belirtir.
İngiliz psikolog Jackie Andrade’ toplantı
sırasında karalama yapanların, bu yolla konsantrasyonlarını artırdıklarını, bu
yüzden de desteklenmeleri gerektiğini söyledi.
Plymouth Üniversitesinde görev yapan Andrade, yayımlanan
bir araştırmasında, sıkıcı bir monoloğu dinlerken kağıda bir şeyler
karalayanların, konuşmanın ayrıntılarını oturup dinleyenlerden daha iyi
hatırladıklarını söyledi. Andrade, sıkıcı bir konuşmayı oturup dinleyenlerin bu
sırada hayal kurmaya eğilimli olup, bundan ötürü de konuyla ilişkilerinin
kesildiğini belirtti.
Araştırma çerçevesinde 40 gönüllüye, 2 buçuk dakika süren
tekdüze bir telefon mesajı dinletildiği sırada kağıt üzerinde rastgele karalama
yapmaları istendi. Mesaj dinletildikten sonra yapılan bellek testinde,
gönüllülerden, konuşmada adları geçen kişi ile yerlerin isimlerini yazmaları
istendi.
Mesajı dinlerken karalama yapanların, kişi ile yer
isimlerini anımsamada ötekilerden yüzde 29 oranında daha başarılı oldukları
gözlendi.
—————————————————–
[*] Aslında el yazısı bilimi (grafoloji) yenilerde bulunmuş bir
olgu değildir. İlk kez bundan üç bin yıl kadar önce önce Çinlilerce
geliştirilip, bir çok uygarlıkça da büyük saygınlık görmüştür. Bu
bakımdan Sigmund Freud’ un yaptığı grafolojiyi tıp alanına
almak olmuştur.
grafolojiye genclik donemimde kesfettim ve hala merakliyim, butun yazi sanatlarina oldugu gibi, yazarlik, kaligrafi...,paylasim için tesekurler:)
YanıtlaSilpsikoloji gibi geliyor bana da insanı rahatlatan bir şey karalama, anlamları olması da ayrı psikoloji :)) insanı tanıma çözme...
YanıtlaSilİlginç gerçekten, hiç düşünmeden yaptığımız şeyler bile karakterimiz hakkında nasıl ipuçları veriyor :)
YanıtlaSilBu arada blogumda Dockers pantolon çekilişi var, ister kendine ister erkek arkadaşına, ister kardeşine.. Harika bir hediye, beklerim :)
http://lunaparkqueen.blogspot.com/2012/03/give-away-dockers-lunapark-queen.html
çok ilginçmiş
YanıtlaSilkendi karalamalarımı çözmeye çalışacağımmmm :)
YanıtlaSilbende bir karalayayım dyecektim ama şimdi bunu okmadan yapmak lazımdı sanırım
YanıtlaSilÇok ilgimi çekti paylaşımın,bol bol bir şeyler karalayan biri olarak zevkle okudum, teşekkürler:)
YanıtlaSilVaayy..çok ilgi çekici bir bilimmiş bu. geliştirim ki kendimi:)
YanıtlaSilBuarada miminiz var
http://morbal-k.blogspot.com/2012/03/ilk-mim.html
güzel bilgiler paylaşım için sağol canım, hep merak ediyordum bu karalamaları. kızlarımın şimdlerde yaptıklarını yorumluyacağım bende. Takipteyim ben de bklerim
YanıtlaSilİnsan beyni ne kadar mükemmel bir organ. Öylesine yaptığımız karalama dediğimiz şekiller bile kişiliğimizin, düşüncelerimizin göstergesi. Bilgiler için teşekkürler. Emeklerinize sağlık. Sevgiler.
YanıtlaSilvay be çok ilginç bilgiler bunlar.bağımsız zeka imişim.aynen öyle doğru valla.
YanıtlaSilBlogger anneler'den geldim, bende blogger anneyim beklerim :)
YanıtlaSilgüzel paylaşım
YanıtlaSilBlogger anneler'den geldim, bende blogger anneyim beklerim
ilginç bir paylaşım teşekkürle bilgile için
YanıtlaSil''Blogger anneler'den geldim, bende blogger anneyim beklerim''
Merhabalar,karamalarla ilgili hiç fikrim yoktu,paylaşım için teşekkürler..Blogger annelerden geldim,bende blogger anneyim,banada beklerim.)
YanıtlaSilBenim için çok ilgi çekici bir yazıydı. Bu sayede kendi karalamalarıma dikkat ettim. Meğer hep çiçek çiziyormuşum karalarken. Br de yazım sağa eğik.:) Teşekkürler paylaşım için.
YanıtlaSilçok ilginç bloğun var zevkle okuyorum blogger annelerden geldim ben de beklerim
YanıtlaSilÇok bilgilendirici post olmuş :)
YanıtlaSilblogger annelerle uzaktan yakından ilgim yok :)) ama konu müthiş ilgimi çekti, paylaşım için teşekkür ederim..çiçek resmi çok çizerim bu arada, sapı da eğridir, endişelerim neyle ilgili acaba...
YanıtlaSilRASTGELE DOLAŞIRKEN BULDUM BLOGUNU AMA BAYILDIM SEVDİĞİM TARZ KONULAR VAR..BENDE KENDİ BLOGUMA BEKLERİM..merrapunzel.blogspot.com
YanıtlaSilÇok güzel bir paylaşım olmuş, teşekkürler. Ben de hep merak etmişimdir bu konuyu. Masa başında telefonla konuşan insanlarda çok gözlemlenen bir durum. kumtanesiyiz.blogspot.com
YanıtlaSil